Ana Sayfa

30 Aralık 2011 Cuma

Sokaklardaki her bir taşın , kaldırımın anısına .!

Sokaklardaki her bir taşın,her bir parkenin,ve her bir kaldırımın anısına..:"

Yeri geldi bir nefes sigara,bir yudum alkol,bir avuç söz,seninle canlandı...
Yeri geldi önlemler aldın,yasaklar koydun bizlere,

  O gün yok muydu.? Bir avuç insan,ateş çemberi,bir taraftan  kar yağarken; biliyordum ki sessiz oyununla bizlere bir şeyler anlatmak istedin ...

Bir zamanlar böyleydi azizim , gökteki yıldızın, kara sevdanın, sokağın daha anlamlı olduğu yıllardı...

Sokakların dili olsa ve yeniden seni anlatsa...


İştek geldik gidiyoruz, sanki bir rüya gibi ....! akıp giden sessizce yorgun bir ırmak gibi ... Bize kalan nedir söyle ? ANILAR MI ACILAR MI ;YOKSA KIRIK UMUTLAR MI ?

 (Potete vedere il saturno corno ,  é pasta per stanote . ci vediamo dopo la capodanno.. )

Gabriella Ferri ........Remedios

1 Aralık 2011 Perşembe

Tınıların dansı ....

Ritmler , Neyler, Klarinetler...
Özel davetiye gönderilen kardeşler...

Akıbetleri bilinmez,lakin;ölümü öteleştirecek, bu üç dost,şu an yalnızlar..,görevini bekliyorlar...

Ritmler 4,4lük giriş yapıyor, içsel ve derinden
Birden ürperten bir ses  duyuluyor"..Ney "saba" makamından ölüme çağrıyor siyah yaşamları ...

Aradan zaman geçiyor,Bu sefer de Ritm ve Klarinet "hicaz" makamından döktürüyorlar,sesleniyorlar hüzne.. Ama bu hüzün mutlu bir hüzün..

Hayat,ölüm ve yaşam dengesi ,,,,yaşam ne kadar yakınsa,ölümde o kadar yakın...

Vakit geldi,Davullar çağırıyor,Ney ve klarinet ağlıyor..

.................
Gelelim bu sefer ki tınıya ... Bu sefer benden birşeyler dinleyeceksiniz .. 2011  ocak ayında evde kaydetmiş olduğum ,yaşanmış bir boşnak şarkısı .. Hüzün ve isyanın birlikte direnişe geçtiği bir hikaye .. Keyifli dinlemeler ..

Rastgele ..


26 Kasım 2011 Cumartesi

Madeni paranın korkuttuğu sınavlar.! ve Aşkı kalbine çağır ..!

   Hayat o kadar tekrardan ibaret ki ? , aynı sokakları keşfedişler , bildik manzaraları keşfedişler ve olmazsa olmaz sınavlar ,ve yeniden sınavlar ...

    İşte bu  hal,  bir milad olacak sanırım benim için , Kocaman soruları olan , şifreleri olmayan .! tertemiz bir sınav beni bekliyor yarın , o kadar hazırlanmışlar ki madeni para bile sokmak yasakmış , İşte benim ülkemin dürüst ve temiz insanları..! Baksanıza madeni paradan bile korkar olduk ,zannediyorum bu durum  vahim halimizi  gözler önüne seriyor ...! Vay sayın seyirciler , dürüst insan manzaları seyrettiniz memleketimden ...

 Aynı şarabı içmekten sıkıldığım bugünlerde, imdadıma müzisyen bir dostum yetişti , haftaya onun yanındayım , caddebostan özlemimi gidereceğim nihayet onun sayesinde  tabiki o ve onun kemanını da özlemedim dersem yalan olur , iyi insandır kendileri velhasıl ;belki de  yarından sonra da benim için yeniden farklı sokakları keşfetme zamanı başlıyor , o hal mutluyum ..

Gelelim sizin için seçtiğim şarkıya , tabiki de bu kadar ondan konuşmuşken onun şarkısını paylaşacağım sizlerle Sevgili müzik dostları karşınızda değerli dostum Kerem Çelik ve şarkısı.. "aşkı kalbine çağır .."

Bugünlük benden bu kadar , Rastgele ....!


7 Kasım 2011 Pazartesi

Saklambaç oynayan, kaleye mum diksin ..!

"Saklambaç oynayan,kaleye mum diksin...
Sağım solum sobe..."

Bizimkisi bir nevi oyun...saklanıyoruz,kovalıyoruz ve sonunda sobeliyoruz...
ya da sobeleniyoruz...

Oyunun gelişimi ise şöyle:
Önce mum kokan insan "transa" geçiyor,trans aleti ise mum ışığı
Sonrası oyunu kurallarına göre oynamak...
Kurallar ise çok basit..öğretilenleri içselleştirmek...

Ve finalde saklambaç oynadığımız çocukluğumuz,elimizde de bir mum ve kaleye dikiyoruz...
Artık rahatız ve gevşedik...
Sobeledik,oyun bozanlık yapmadık...

Saklambaç oynadık ve bilinçdışını sobeledik...
Başardık yani..

Bir oyun oynadınız ve umarım başardınız .!!!

( Fikret Mualla'yı anımsamak keyifli ve ötedir her daim ...)


11 Şubat 2006


1 Kasım 2011 Salı

Öyle ki tınılar, birbirleriyle konuşuyor ...

Öyle ki tınılar, birbirleriyle konuşuyor ;  yaşamları yad ediyor ...

Öyle ki  zulmün son kalesine inat , barış naraları atıyor ; aynı zamanda acıya karşı tavır da geliştiriyorlar ,

Gamlarda gidip gelirken yaşamların dili ; ritmleri ise isyanın sesi oluyor ....

Lakin mönülerinde acı ve hüzün de var , katliam da var , dünyanın  oynadığı "kral çıplak" oyunu da var ...

Hele onların sesine bir kulak verelim ,  (cudna jada od mostara grada)

Hvala ...!
Bosna'ya ..

25 Ekim 2011 Salı

Son moda insan, sağlığa zararlıdır ..!

İnsanlıktan zerre kadar nasibini almamış , "canlı" kategorisine koyamayacağım ; insan müsveddesi ırkçı insanları kınayarak , depremde maddi manevi zarar görmüş , travma yaşamış, psikososyal açıdan çökkün tüm insanlara geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum ;herkesi bu konuda empati yapmaya , maddi manevi duyarlı olmaya davet ediyorum ...

Unutmayalım ,son moda  insan sağlığa zararlıdır , ve her an sizi öldürebilir ... Lütfen insanlığı kirlenmişlikten kurtaralım..

İnsanlık için ,temizlik vakti ...!

İçimizdeki kötü tohumları ayıklama zamanı....!

12 Ekim 2011 Çarşamba

Yine , yeni , yeniden ...

Varolmanın da  ötesinde kaybolmanın huzurlarında geçmiş ile gelecek çatışmasına yeniden duyulan özlemden kim zevk alır ki.?

Yine yeni yeniden hissetmek istiyorum ...

herşeye rağmen güzel şeyler de var : hikayenin,  balkan sevdasıyla filizlenmesi , büyümesi ve olgunlaşması gibi ..:)
 kısmen boşnak telafuzlarında hatalar da yapsam, kimi zamanlar ses olarak pes de kalsam ;  hele kaydı yaparken, kapının çalmasından çıldırsam da... merak etmeyin bu kayıt kulaklarınızı tırmalamayacak :)

.. benden size gelsin ..keyifli dinlemeler...
,


3 Ekim 2011 Pazartesi

Cehenneme hapsolan ejdarha Typhon ,Zeusu yenecek ....


Denizde nefes almakta zorlanan balıklar gibi benim nefes almalarım burada..
Derinliklerin kaybolmamı, batan yaşlı gemiler gibi olmamı istemesi gibi benim yaşantılarım burada..

Ama biri var ki okyanusu cennete dönüştüren, balığın (benim) kokmasını önleyen, kilometrelerin, engin dağların, uzun şeritlerin acısını dindiren...

Nusrat mayın gemisi "benliklerle" dimdik gururlu bakışlar attı etrafına, Ben de "benliğimle" umutla bakıyorum yarınlara Nusrat vari..

Benliğim, aşkım, herşeyim...

Cehenneme hapsolan ejdarha Typhon Zeusu yenecek sayende..

( geçmiş zaman ola ki ..! )

24 Eylül 2011 Cumartesi

Sor bakalım torik'e.. Balıklar ülkesinden ne getirecek ?


Tanımlanamaz hayal ve ötesi, bir şehirde bir yudum çay içmek ...yaşamı demlemek mi.?

Denizi hissetmek,rüzgarla oyun oynamak mı..?

Adres doğru... istanbul ...


Sor bakalım torik'e.. Balıklar ülkesinden sana ne getirecek..?

sor bakalım gökyüzülerin efendilerine..Bugün hangi "kare"leri yansıtacaklar sana...

Bütün bunlar mı..? çok zor..aslında...haketmelisin..öncelikle...

Ve...
Tarihin "iz"leri bizlere der ki.?

İstanbul'u haketmek onunla bütünleşmek,onu içselleştirmekten geçer...

İstanbul,

asilsin,yaşamsın,sessizlerin "dilisin" bir o kadar da vefasızsın...

Sana söylenecek aslında çok şey var ama; zaman yetmez...

Neyse....kaldığım yerden devam edeyim.. tekrar 5 dk öncesine döneyim..

( yıllar öncesi  sene : 2006 )

21 Eylül 2011 Çarşamba

Tulumbacı sendromu ve trompet halim...!

TuLumbacı sendromu yaşıyor musunuz.?

Tulumbacıların bir hedefi vardır..Haddini aşan ateşleri söndürmek...

Kuralları da vardır,Bir tulumbacı ekibi,diğer tulumbacı ekibini asla geçmemeli, eğer geçerse ana hedefleri olan yangın söndürmeyi unutup,birbirlerinin fitilini ateşlemeye başlıyorlar

İşte o zaman görmeyin tulumbacıların halini.. Bihaber yakalanırlar sendroma..

Bizler , yaşam haritalarımızın dışına çıkıp,ana hedeflerimizden ne kadar sapıyoruz...?

 ********************

Hasbel kader , brass (nefesli) çalgılarla  geçmişimiz ve geleceğimiz olmakla beraber , freedom fries' üstadlarının trompeti gibi olur bizim sonumuzda.. temennimiz bu :).. hele bi dinleyin ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız..

Brass biricik aşkım :) hele balkan ezgileriyle birleşince tadına doyulmuyor ..Brass çilere duyrulur

Rastgele ...

18 Eylül 2011 Pazar

Domatesleri çamaşır suyuna yatırdın mı ?

Domatesleri çamaşır suyuna yatırdın mı halacm.?"::)

Halam garip insandır...
Ne zaman temizlikle ilgili bir durum olsa takıntılığı tutar sevgili insan ötesinin ,

Bir de bana sorun neler çektiğimi ?
Hele  bi de karpuzu yıkaması yok mudur kadıncağızın , işte o zaman görmeyin siz onu....! (karpuz yahu )

Yahu halacım sığırlar,eşekler halinden memnun,onlar yıkanmadan da yerler karpuz kabuklarını..;
sıkma sen güzel canını ...

Yeter artık,azad et şu domatesleri , leziz karpuzları
Lütfen ,

unutmadan : tercihim kızarmış yeşil domatesler

16 Eylül 2011 Cuma

Dünya'daki kürekler ..!


Dünyadaki tüm küreklerle,dünyanın pisliklerini temizleyim.."

İşte o zaman pera'daki yaşlı dilencinin duvarlardaki izlerine ait aitlik olur...

Ona gelene kadar oOoooOoO.

********
Hiçbir yere ait olamama duygusu nasıl bir şey acaba ?
Bunu becerebilmek zor olsa gerek ...

Biraz Saygı ..!   

7 Eylül 2011 Çarşamba

Ürkek çekirdek !

Çiplak memleket, bugday tanesi agliyor, cevizse kibirli.Bense üstü örtülú topraklarda kaldim solucan vari. Toprak öksüz, bizse korkak. Titrek ve ürkek çekirdek yardimina muhtaç.

Doga bize niye küstü?

6 Eylül 2011 Salı

Paradoks

Afrikalı ozandan alıntı .. "

"Sevgili beyaz adam,
Doğarım, siyahım
Büyürüm, siyahım
Güneşlenirim, siyahım
Üşürüm, siyahım
Korkarım, siyahım
Hastalanırım, siyahım
Ve ölürüm, hâlâ siyahım.

Ve sen, beyaz adam,
Doğarsın, pembesin
Büyürsün, beyazsın
Güneşlenirsin, kızarırsın,
Korkarsın, sararırsın,
Hastalanırsın, yeşilsin,
Ve ölürsün, grisin.
Ve hâlâ utanmadan
bana renkli dersin... "

 

4 Eylül 2011 Pazar

Çocuklar boyama kitabı değildir...!

Çocuklar boyama kitabı degildir. Onları en sevdigin renklerle boyayamazsın."

Katranlı benliklere sahip biz suflörler, kendimizi meşrulaştırma adına , çocukları " siyah ve beyaz" renklere boyamaya kalkariz?
Bizler kirlenmiş benliklerimizle bize ait olmayan kainatta neyi kanıtlama peşindeyiz?

Yaşantıların siyah bir bayrak misali olmaması umuduyla ...

2 Eylül 2011 Cuma

Kral Çıplak..!

Tiyatro salonundayım, sağım solum oyuncularla dolu...
Kutsanmış hayatlarını oynuyorlar, oyunun sonlarına doğru ise farkındalıklar en üst düzeye çıkıyor,...

Bir anda alkış kopuyor avuçlar patlarcasına,
Lakin,

Küçük bir kız kralın çıplak olduğunu söylüyor, o anda oyuncular,seyirciler maskeye bürünmek istiyor saklanma vari..

Onlar "insanlar" , en iyi oyuncular.., seyirciler..

Kral Çıplak...