Ana Sayfa

14 Şubat 2012 Salı

Beyaz Adam'a ! & Kara Böcüğün Laneti ! & Tık Tık Kapıyı Aç !

Son ırmak kuruduğunda ,son ağaç yok olduğunda,son balık öldüğünde,BEYAZ ADAM paranın yenmeyen birşey olduğunu anlayacak.""""  

Kızıl derililer özgür doğmuş bir halktır.. Özgürlüklerine düşkün olmaları onları var etmiştir ; bu uğurda özgürlüklerinin peşinden koştular , asimile kartını  çekip ,asla oynamak istemediler ;özgürlükleri için savaştılar ; gerektiğinde hiç düşünmeden canlarını ortaya koydular .. Onlar için  özgürlüklük var olmaksa ; bağımlılık ölmek bile değildi .. Bağımlı olmaktansa , ölmeyi yeğlediler ... Onların hikayesi tarihe ders verir nitelikteydi ,,
Bir gerçek varsa o da, doğanın onlara kızmamasıydı ,; çünkü onlar doğayla özdeşleşmişlerdi... Doğa onlar için bir namustu .. Asla kirletmediler onu , korumak için canlarını verdiler ... Özgür kaldılar , özgür yaşadılar ; özgür öldüler ...  Özgür kalın , özgür yaşayın  ,..!

..............................................


Daha geçen  yaz 27' ler kulübüne kurban vermiştik Amy'i , Şimdi de Whitney...  Bazen düşünüyorum da bu rüyaların dansı gibi bir şey.. Varoluyorlar sonra biz ,size şaka yaptık deyip, çekip gidiyorlar.. Ölüm ona da yakışmadı ; zira ölümden öte köy var mı .? ölüm kapıyı çalıyor..!

.........................................................


                                   






                                                                                                                                                                                            Böcüğün ruh halini anlamak, deveye hendek atlatmaktan zor.. 
Zira karadul'un korkunç efsanesine bakarsak , aşkın ihtiras, entrika hatta öldürme içgüsü ve eylemine  kadar gittiğini görürüz böcük dünyasında... 

Bir dişi böcük , bir erkek böcüğü neden yer ? Sadizm-mazoşizm ilişkisi midir bu ; yoksa basit kuralları olan doğanın kanunu mu.?  Muhakkak tezleri, hipotezleri vardır ; ama araştırılması ilginç olan bir durum olduğu aşikar.. 
 Bu yamyamlık neye ?

..................................................................

Sonunda  grup için akordeon çalan müzisyeni de bulduk ... Sevdalinka&Çigan  şarkılar için artık geri sayıma geçtik .. 

Keman,Akordeon , Üflemeliler ; Jazz gitar , Davul tamam ; sıra bass 'da .. Keşke kontrbass bulabilsek ..!  
Transpozeler ve partisyonlar tamam , müzisyenlere notalar ve düzenlemeler dağıtıldı.... En kısa zamanda stüdyo'ya geçilmesi düşünülüyor..
 Bu arada sizlerden grup ismi öneriler bekliyorum.. Zira grup balkan sevdalinka ve çigan müziklerini jazz alt yapısıyla yapacak...  ona göre bir isim lütfen sevgili yaratıcı bloggercılar...:) 

Ayrıca benim gitarist arkadaşla birlikte  stüdyoda kaydettiğimiz sevdalinka şarkıları da devam edecek... Bu cuma yeni bir kayda başlıyoruz... Yakında beğeninize sunarım . 

Laf biterken , size güzel balkan şarkıları dinletiyorum.....eskilerden.. keyifli dinlemeler.... Balkanlara selam olsun...!
 Aslen bosnalı bir psikiyatrist olan himzo polovina unutulmaya yüz tutmuş sevdalinka şarkılarını bulup su yüzüne çıkarmasıyla ve o yumuşak sesiyle yorumlamasıyla bilinir. Ayrıca bu şarkılar, bizim de arşivimizde olan şarkılardır ..






6 Şubat 2012 Pazartesi

Hangi ülke neye benziyor ? & Auschwitz toplama kampındaki çocuk !

Mönü'de  ülke tasvirleri var, bazıları leziz ; bazıları tatsız tuzsuz.. Şöyle ki :

Kanada, iğrenç müziği ve ayılarıyla ; az şeker vikingleriyle ,
Yankeeler, sam amcası , özdelikten uzak sözde özgürlüğüyle  ; İsa'yla ve tabiki Johnny Cash'le
Meksika, güzel tekilası, iğrenç pornoları , ve sevgili arkadaşım Berthin^yle :)

Küba , Che'siyle Amerika'ya kafa tutması, bossa nova'sı ve özgürlüğüyle,

diğer latin ülkeleri uyuşturucu ve modelleriyle;

İzlanda Björk'üyle, Avrupa Sanatıyla ; İrlanda siyah birasıyla, İngiltere Magna Cartası ve kraliçe Elizabet^yle;

Kuzey İrlanda , özgürlük mücadelesi ve Plüton'da kahvaltısıyla ;İskoçya gaydasıyla ;  Fransa , burnunun yüksekte olması ve aristokrasiyle , İspanyollar , siesta , flemenko ve sefarad'la , Portekiz fado'yla ,
İtalya;, Sicilya , boşanmanın olmaması, genel evinin olmaması, Papa ve benim iğrenç italyancam'la ( va bene .:) ...Balkanlar, müziği ve acılararla ; İskandinavlar künt duygularla ; Almanlar cimrilik ve dilbilgisi kurallarını bir türlü anlayamadığım dilleriyle zeitgeistle,  kaka bira içişleri ve geğirmeleriyle ; Rusya gelinleriyle , Orta doğu savaşlarıyla ve petrolüyle ; Afrika doğa ananın adaletsizliğiyle ; Hindistan Zen'iyle , Çin çakma Nike ve Reeboklarıyla ; sahte sosyalizmle , Avustralya ırkçılıkla   ;Yeni Zelanda hobbitleriyle  özdeşlemiş ...
 Ya Türkiye ..? onu da siz bulun ..:)

Ya dünyaya ne demeli?  insanların ve doğanın  katliamına göz yuman  dünya insanları neyle özdeşlemiş acaba;?.

....................fateless



Herkesin bir kült filmi vardır , Kurgusu, hikayesi müzikleri , karakterleri ile özdeşim kurarız , içselleştiririz.. 
 Sizlere bir film öneriyorum..
FATELESS ( KADERSİZLİK) .... Film Macaristan yapımı olup Fetiş görüntü yönetmeni  Lajos Koltai'nin sihirli dokunuşlarıyla ortaya çıkmıştır..


Yönetmen ,Budapeşte'de üst-orta sınıfa mensup 14 yaşındaki Yahudi genci Gyuri'nin; Nazi'lerin "Nihai Çözüm" planı çerçevesinde işgal ettiği Macaristan'dan alınıp toplama kamplarında çalışmaya mahkum edildiği süreci düşsel bir üslupla aktarırken, dönemin zengin panoramasına ilaveten yaşama hırsı, fedakârlık ve öfke gibi ezeli temaların yeni bir tanımını ortaya koyuyor.






Beni ilgilendiren nokta ise, film içerisinde çocukların söyledi bir macar halk şarkısı ... Bu şarkıyı kendi arşivime koydum..Bu şarkıyı yeniden düzenlemeyi düşünüyorum..

             Şarkıları mutlaka dinleyin !





5 Şubat 2012 Pazar

Libidoları için sevişen insan tiplemesi :) & Nihayet Kemancı'Mızı bulduk ..

Mönüde bugünlerde mutluluk var , nedenine gelince :" bass, üflemeli çalgılar , davul ,perküsyon , gitarlar derken ; nihayet kemancımızı da bulduk , geriye bir akordeoncu  kaldı ... Bahar ve yaz ayları yoğun geçecek anlaşılan, şimdiden stüdyo olayları başladı bile ..balkan festivalleri de yaza doğru olur sanırım ,bir taraftan toparlanmaya çalışırken , diğer taraftan organizatörlerin sıkıştırmasından  heheyler geldi ...ama yine de güzel koşuşturmaca:=)
....
Benim çok değerli bir müzisyen arkadaşım var.. Adı Murat , aramız iyi severim kendilerini... yetenekli çocuk ; Hayal Bandosu'nun davulcusu kendisi , Jolly Joker İstanbul^da  şubat ayı gibi konserleri olacakmış beni de davet etti .. İyi de  hani senle bir proje yapacaktık.be üstad  Nerde ..?

Mart ayı'nda Aya İrini Kilisesinde Mostar Sevdah Reunion konserine gidecektik ama iptal olmuş ;
Mostar Sevdah , bir kadeh şarap'ın verdiği haz kadar keyif veren bir grup.. Boşnak, sırp ve hırvatlardan oluşan grup  balkan'ların önde gelen müzisyenleri ile ( Ljiljana Buttler , Saban Bairamovic ) projeler geliştirmiş ,.. bir project grup yani .. Konserleri iptal olmuş ..:(

Son olarak ;


İnsanlar  egoları için sever ; libidoları için sevişirmiş ...


 Libidosu yüksek bir toplum olduğumuz aşikar ,  Damacanalarla yapılan fantazilerden belli ... 


yine de yaşam,tezler ve antitezlerle..dolu..
Bunların dengesiyle de "sentez" dengesizlikten kurtarıyor bizleri..

mesele esir düşmek de değil  "dengesizliklerin dengesini  bulabilmek" de bir nevi  mesele ..

Panzehir şart ..


Ego = Benlik , mantık


Libido  = cinselliği açığa çıkaran içgüdüsel enerji ... tabi içgüdü hayvanlar da olur ... yorumsuz ...




Paylaşılası şarkı  ise yıllar önce haddimiz olmayarak sürekli olarak çalıp söylediğimiz bir Vedat Sakman şarkısı ...
 Vay be cihan ,,,yıllar ne çabuk geçiyor ,,Şimdi Vedat Sakman'a gitar çalıyorsun ...  lisedeyken Samsun'da göçebe 'de  ne büyük keyifle dinlerdik seni... Hayat şaka gibi :)







Sevgi Kazanır ..